nefes almak

Sens de "nefes almak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 21 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Common Usage
1	Common Usage	nefes almak	breathe v.
We cannot breathe unless we are motivated from outside, from grassroots level. Dışarıdan, tabandan motive olmadıkça nefes alamayız. More Sentences
General
2	General	nefes almak	draw in v.
Tom drew in a deep breath. Tom derin bir nefes aldı. More Sentences
3	General	nefes almak	take a breath v.
He never stops to take a breath when he speaks. Konuşurken nefes almak için hiç durmuyor. More Sentences
4	General	nefes almak	breathe in v.
Breathe in deeply. Derin nefes al. More Sentences
5	General	nefes almak	breathe v.
To do this, open your mouth wide and breathe hard. Bunu yapmak için ağzınızı iyice açın ve sertçe nefes alın. More Sentences
6	General	nefes almak	inhale v.
Tom inhaled deeply. Tom derinden nefes aldı. More Sentences
7	General	nefes almak	inspire v.
The doctor asked me to inspire and then expire as he examined my chest. Doktor göğsümü incelerken benden önce nefes almamı, sonra da nefes vermemi istedi. More Sentences
Idioms
8	Idioms	nefes almak	take a breath v.
Take a breath and hold it. Nefes alın ve tutun. More Sentences
Technical
9	Technical	nefes almak	inhale v.
Tom inhaled. Tom nefes aldı. More Sentences
10	Technical	nefes almak	breathe v.
An engine needs to breathe, just like you and me. Bir motorun nefes almaya ihtiyacı vardır, tıpkı sizin ve benim gibi. More Sentences
General
11	General	nefes almak	draw breath v.
12	General	nefes almak	rest v.
13	General	nefes almak	take a short break v.
14	General	nefes almak	respire v.
15	General	nefes almak	draw a breath v.
16	General	nefes almak	catch one's breath v.
17	General	nefes almak	suspire v.
18	General	nefes almak	inhaust v.
Idioms
19	Idioms	nefes almak	draw a breath v.
20	Idioms	nefes almak	catch breath v.
Archaic
21	Archaic	nefes almak	embreathe v.

Sens de "nefes almak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 84 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	zor nefes almak	breathe hard v.
She was breathing hard. O zor nefes alıyordu. More Sentences
2	General	anormal derecede hızlı nefes almak	hyperventilate v.
She began to hyperventilate from anxiety. Kadın, endişeden anormal derecede hızlı nefes almaya başladı. More Sentences
3	General	nefes almak için şnorkel kullanarak baş aşağıda yüzme eylemi	snorkelling n.
4	General	nefes almak için şnorkel kullanarak baş aşağıda yüzme eylemi	snorkeling n.
5	General	nefes almak için yeterli süre	breathing while n.
6	General	hırıltılı nefes almak	breathe noisily v.
7	General	sık nefes almak	breathe excessively v.
8	General	ara sıra nefes almak	breathe spasmodically v.
9	General	sesli nefes almak	snuffle v.
10	General	sık sık nefes almak	puff v.
11	General	sık sık nefes almak	pant v.
12	General	ağzından nefes almak	breathe through one's mouth v.
13	General	burnundan nefes almak	breathe through one's nose v.
14	General	rahat bir nefes almak	heave a sigh of relief v.
15	General	derin bir nefes almak	heave a sigh of relief v.
16	General	rahat bir nefes almak	breathe a sigh of relief v.
17	General	ağızdan nefes almak	breathe through the mouth v.
18	General	burundan nefes almak	breathe through the nose v.
19	General	nefes almak için su yüzeyine çıkmak	come up for air v.
20	General	ağızdan nefes almak	breathe in through the mouth v.
21	General	ağzından nefes almak	breathe in through the mouth v.
22	General	burnundan nefes almak	breathe in through the nose v.
23	General	burundan nefes almak	breathe in through the nose v.
24	General	yeniden nefes almak	breathe again v.
25	General	tekrar nefes almak	breathe again v.
26	General	derin nefes almak	breath deeply v.
27	General	nefes almak ve nefes vermek	ventilate v.
28	General	(cilt) nefes almak	breathe v.
29	General	sesli nefes almak	heave v.
30	General	güçlükle nefes almak	smother v.
31	General	güçlükle nefes almak	breathe heavily v.
32	General	gürültülü nefes almak	snotter [dialect] [uk] v.
Colloquial
33	Colloquial	zorla/güçlükle nefes almak	puff and pant v.
34	Colloquial	zorla/güçlükle nefes almak	puff and blow v.
35	Colloquial	rahat bir nefes almak	be able to breath again v.
36	Colloquial	nefes çekmek/almak (sigara, pipo)	drag v.
37	Colloquial	sigaradan bir nefes almak/çekmek	(a) drag v.
38	Colloquial	çıkıp nefes almak	get some air v.
39	Colloquial	nefes almak bile suç	excuse me for breathing! expr.
40	Colloquial	nefes almak bile suç	(well,) pardon me for breathing! exclam.
41	Colloquial	varlığım bile suç!, nefes almak bile suç!	(well,) pardon me for living! exclam.
Idioms
42	Idioms	rahat bir nefes almak	catch a break v.
43	Idioms	rahat bir nefes almak	catch a break v.
44	Idioms	rahat bir nefes almak	get a break v.
45	Idioms	rahat bir nefes almak	get a break v.
46	Idioms	derin bir nefes almak	take a deep breath v.
47	Idioms	derin bir nefes almak	breathe easy v.
48	Idioms	rahat bir nefes almak	be able to breathe freely again v.
49	Idioms	rahat bir nefes almak	be able to breathe again v.
50	Idioms	rahat bir nefes almak	be able to breathe easily again v.
51	Idioms	(yemeye vs. ara verip) nefes almak	come up for air v.
52	Idioms	rahatça nefes almak/alabilmek	able to breathe easy again v.
53	Idioms	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak	able to breathe easy again v.
54	Idioms	rahatça nefes almak/alabilmek	able to breathe easily again v.
55	Idioms	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak	able to breathe easily again v.
56	Idioms	rahatça nefes almak/alabilmek	able to breathe freely again v.
57	Idioms	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak	able to breathe freely again v.
58	Idioms	rahatça nefes almak/alabilmek	able to breathe again v.
59	Idioms	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak	able to breathe again v.
60	Idioms	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak	breathe (freely) again v.
61	Idioms	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak	breathe easily again v.
62	Idioms	tekrar/yeniden rahat bir nefes almak	breathe freely again v.
63	Idioms	tekrar (rahat) bir nefes almak	breathe (easily/freely) again v.
64	Idioms	tekrar (özgürce) nefes almak	breathe (easily/freely) again v.
65	Idioms	tekrar (rahatça) nefes almak	breathe (easily/freely) again v.
66	Idioms	rahat nefes almak	breathe easily v.
67	Idioms	rahat bir nefes almak	breathe easily v.
68	Idioms	rahatça nefes almak	breathe easily v.
69	Idioms	rahat nefes almak	breathe freely v.
70	Idioms	rahat bir nefes almak	breathe freely v.
71	Idioms	rahatça nefes almak	breathe freely v.
72	Idioms	rahat bir nefes almak	breathe easily v.
73	Idioms	rahat bir nefes almak	breathe freely v.
74	Idioms	(bir şeyden) bir nefes almak/çekmek	take a drag (on something) v.
75	Idioms	sigaradan bir nefes almak/çekmek	take a drag (on something) v.
Technical
76	Technical	nefes almak ve vermek	respire v.
Medical
77	Medical	hızlı ve derin nefes almak	hyperventilate v.
78	Medical	(heyecan veya endişeyle) anormal derecede hızlı veya derin nefes almak	hyperventilate v.
Physiology
79	Physiology	tekrar nefes almak	rebreathe v.
80	Physiology	(burundan) nefes almak	whiff v.
Pathology
81	Pathology	(boğmaca hastalığının bir özelliği olarak) paroksismal nefes almak	whoop v.
Biology
82	Biology	sucul memelilerin nefes almak için geldikleri bir buz deliği	blowhole n.
Marine Biology
83	Marine Biology	(deniz memelilerinde) nefes almak için su yüzeyine çıkmak	vent v.
Modern Slang
84	Modern Slang	nefes almak için çırpınma	agonal breathing n.